Hormonoterapi bir diğer sistemik tedavi biçimidir. Sıklıkla cerrahi sonrası ve kanser nüks veya uzak organ metastazı oluşma riskini önlemek için kullanılır. Bazen cerrahi öncesi neoadjuvan tedavi amacıyla da kullanılabilir. Aynı zamanda tedavi sonrası nüks saptanan hastalarda kanser tedavisi amacıyla da kullanılmaktadır.

Hücre reseptörü hücre duvarında bulunan ve ilgili maddenin hücre içinde bir dizi reaksiyonu tetiklemesi için bir kapı olarak kabul edilebilir.Meme kanserlerinin patolojik olarak incelenmesi sonucu, tümör hücrelerinde östrojen ve progesteron gibi hormonların reseptörlerinin olup olmadığı belirlenmektedir. Meme kanserlerinin yaklaşık %35-70’i hormon reseptörü pozitiftir. Bu reseptörlerin varlığında, kandaki hormonlar tümör hücrelerinin çoğalmasını tetikleyebilmektedir.

Hormonoterapi ile amaç;
Tümör hücresinde çoğalmaya neden olan kandaki hormon seviyelerini azaltmak veya Tümör hücrelerine var olan reseptörler üzerinden etki etmelerinin engellemektir.

Menapoz öncesi hastalarda
Kandaki hormon seviyesi azaltmak için birinci seçenek asıl hormon üretim yeri olan overlerin cerrahi olarak alınmasıdır (ooferektomi)veya bu hastalarda hormonların tümör hücreleri üzerinde etkisini engellemek içi tamoksifen gibi hormon blokerleri kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle ağızdan alınan hap şeklindendir.

Menapoz sonrası hastalarda
Menapozdan sonra artık yumurtalıklardan (overden) östrojen hormon üretimi olmamaktadır. Östrojenin asıl üretim yeri yağ dokusudur. Bu nedenle menapoz sonrası hastalarda aromataz inhibitörü adı verilen ve yağ dokusunda östrojen sentezini engelleyen ilaçlar kullanılmaktadır.